MESSİNİN HAYATI
Lionel Messi 24 Haziran 1987’de Arjantin’in Rosario şehrinde Dünyaya gelmiştir
. İspanya’nın Barcelona Kulübü’nün ve Arjantin Milli Takımın’ın vazgeçilmez oyuncusudur.
 1,69 m boyunda 67 kg ağırlığındadır.
 Medyada sık sık “Yeni Diego Maradona” olarak nitelendirilmektedir.
 Maradona’nın kendisi de demeçlerinde Messi için “Maradona’nın Halefi” demiştir.
 Messi, bir çok futbol analisti tarafından Dünya’nın en iyi genç oyuncusu olarak kabul edilmektedir.

İlk Yılları

Lionel Messi, 1987 yılının 24 Haziran günü Rosario Santa Fe Province şehrinde doğmuştur.
 İlk olarak 5 yaşındayken, antrenörlüğünü Messi’nin babasının yaptığı
Grandoli adlı kulüpte top oynamaya başlamıştır
. 1995 yılında buradan Newell's Old Boys takımına geçmiştir.
 11 yaşındayken doktorlar tarafından büyüme hormonu yetersizliği teşhisi konulmuştur
. Bu yıllarda River Plate takımı Messi’yle ilgilense de oldukça yüksek
olan tedavi masraflarını karşılayacak güçte olmadığı için vazgeçmek zorunda kalmıştır.

O dönemde Arjantin’de genç yıldızları araştıran Barcelona Kulübü’nin
sportif direktörü Carles Rexach, Messi’nin doğal futbol yeteneğini fark etmiş ve
Messi’ye karşılığında tüm tedavi masraflarını karşılamak üzere İspanya’da
 Barcelona’nın alt yapısında oynamasını teklif etmiştir.
Lionel Messi’nin hayatında bir dönem noktası olan bu teklifi ailesi kabul etmiş ve
 Avrupa’ya İspanya’ya taşınmışlardır
. Kısa bir süre sonra Lionel Messi Barcelona’nın B takımında
30 maçta 37 gol atarak ne kadar büyük bir yetenek olduğunu kanıtlamıştır.

Barcelona A Takımı
İlk olarak 2004 yılının Ekim ayında, “Barcelona’da oynayan üçüncü en genç futbolcu”
ünvanıyla, La Liga’da (İspanya Ligi) RCD Espanyol takımına karşı forma giydi.
 1 Mayıs 200 tarihinde La Liga’daki ilk resmi golünü Albacete Balompié takımına karşı kaydetti.
 Bu gölü attığında Messi 17 yaşındandaydı (17 yıl 10 ay 7 gün) ve Barcelona’da
 o güne kadar gol atma başarısını gösteren en genç futbolcu olarak tarihe geçti.

Arjantin 20 Yaş Altı (U-20) Takımı

Messi’ye İspanya Milli Futbol Takımı’nda oynaması teklif edildi ancak
Messi bunu reddetti ve doğduğu ülkenin milli takımı için
oynamak istediğini söyledi. 2004 Haziran ayında ilk kez bir dostluk maçında,
 Paraguay Milli Futbol Takımı’na karşı,
 Arjantin 20 Yaş Altı (U-20) Takımı formasını giydi.

2005 Haziran ayında Hollanda’da düzenlenen Dünya Gençler Futbol Şampiyona’sında
 Arjantin 20 Yaş Altı (U-20) Takımı’yla şampiyonluk sevincini yaşadı.
 Bu turnuvada attığı 6 golle turnuvanın en skorer oyuncusu seçilerek altın ayakkabı ve
 en iyi oyuncusu seçilerek de altın top ödüllerini aldı.
 Bu başarısından sonra 27 Haziran’da 150 milyon € (Avro) karşılığında Barcelona
ile 2010 yılına kadar bir sözleşme imzaladı. (Bu para,takım arkadaşı Ronaldinho’nun
aldığı ücretten 30 Milyon € daha fazladır)

Arjantin Milli Takımı

İlk kez 4 Ağustos’ta Arjantin Milli Takımı teknik direktörü José Pekerman tarafından
 Arjantin Milli Takımı’na davet edilmiştir. Milli takımdaki ilk resmi maçında
Macaristan Milli Takımına karşı 63. dakikada oyuna giren Messi,
 girdikten 40 saniye sonra hakem Markus Merk tarafından rakibine dirsek attığı
 gerekçesiyle kırmızı kartla oyundan ihraç edilmiştir. Gördüğü kırmızı kartın ardından Messi
 sahayı ağlayarak terk etmiştir. Daha sonra 3 Eylül’de Dünya Kupası Elemeleri’nde,
 Paraguay’a karşı, Arjantin Milli Takımı’nın 1-0 kaybettiği maçta son 8 dakika oyuna
 girerek ilk resmi maçını tamamlamıştır.

2005-2006 Sezonu

25 Eylül 2005’te İspanya vatandaşlığına kabul edilen Messi,
 artık La Liga’da bir İspanyol vatandaşı olarak Barcelona formasıyla mücadele edebilecekti
. Zira Barcelona kulübünün Avrupa Birliği vatandaşı olmayan futbolcu kontenjanı dolmuştu ve
Messi oynayamayacaktı. İlk Şampiyonlar Ligi maçında İtalya’nın Udinese takımına karşı
27 Eylül 2005 tarihinde forma giydi. Aralık ayında İtalyan spor gazetesi Tuttosport tarafından
 Wayne Rooney, Lukas Podolski, ve Cristiano Ronaldo ile birlikte 2005 yılının
en iyi 21 yaş altı genç oyuncusu seçildi.

Messi daha sonra 2005-2006 sezonu boyunca La Liga’da ve Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde
Barcelona formasıyla gösterdiği performansla gerek Avrupa’daki futbol severlerin gerekse
 Barcelona taraftarlarının sevgilisi haline geldi.

2006-2007 Sezonu

Hem İspanya Ligi La Liga’da Real Madrid takımına karşı oynadıkları maçta Dünya’nın
en iyi defans oyuncusu olarak kabul edilen Fabio Cannavaro’ya karşı gösterdiği başarılı 
performans ve attığı çalımlarla hem de Şampiyonlar Ligi’nde Chelsea takımına karşı oynadığı
başarılı futboluyla ne kadar yetenekli ve gelecek vadeden bir oyuncu olduğunu tekrar kanıtlamış
oldu. Aynı zamanda Şampiyonlar Ligi’nde eleme grubu son maçında Werder Bremen’e
karşı 89. dakikada beraberlik golünü atarak takımının bir üst tura çıkmasında büyük rol oynamıştır.
 Bir ara bazı gazetelerde İtalya’nın İnter Milan kulübüne astronomik bir rakamla transfer olacağı
söylentileri çıksa da resmi bir açıklama yapılmadı.

İstatiktikleri
Barcelona Takımındaki Performansı:
* 2004-05 sezonu 9 maçta 1 gol.
* 2005-06 sezonu 25 maçta 8 gol.
* 2006-07 sezonu 10 maçta 4 gol.
HACİ
 


HACI NASIL BİR FUTBOLCU?
KÖTÜ
MÜKEMMEL
İYİ
KÖTÜ

(Sonucu göster)


FIKRA
 
Bir gün Real Madrid, Fenerbahçe'yle maç yapmak için Istanbul'a gelecekmiş. Binmişler uçağa, Real Madrid'li oyuncular çok üzgün. Zidane kaptan olarak sormuş tabi - Ne o çocuklar yüzünüzden düşen bin parça?Raul demiş ki:- Ya abi fenerle oynamayı hiç istemiyoz.Stata gelmişler. Hala millet surat yapıyor. Zidane arkadaşlarina; Siz gidin İstanbul'u gezin, ben Fenerbahçe'yle tek basima maç yaparım. demiş. Bunu duyan arkadaşlari sevinçten havalara uçmuşlar. Hemen dalmışlar İstanbul gecelerine. Maç başlamış. Devre arası Real Madrid'li futbolcular stata gelmişler ve skorboarda bakmislar Real Madrid 1:0 önde. Demişler bi Laila yapalım gelelim bari. Maçın sonunda geri gelmişler. Bi bakmışlar skor 1:1. Gitmişler soyunma odasına Zidane'yi kutlamaya, ancak Zidane almış başını iki elinin arasına ağlıyor.- Niye ağlıyorsun, sen bütün takıma karşı tek başına oynadın ve maç berabere bitti. Bu mükemmel bi şey.Zidane cevap vermiş; - Eğer maçın 60. dakikasında kırmızı kart görmeseydim, farka gidecektim. Ben ona üzülüyorum
 
Yorulmuşum besbelli, yolumu çizmişim aslında, içim buruk gibi, gerçek olmasını istediğim şeyler, bir varmış bir yokmuş sanki.

 


 
Bugün 3 ziyaretçi (7 klik) kişi burdaydı!
HACİ10 Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol